Bu rapor, Haziran 2018’de yazılı basında çocuklar hakkında üretilmiş haberlerin veköşe yazılarının içeriğine ve kurgusuna ilişkin bir incelemedir. Haber üretim süreç-lerinde yaygın olan pratikler ve bu süreçlere hâkim olan kaygılar, çocukların yazılıbasındaki yerinin daralmasına ve bu kısıtlı alanda dahi seslerinin kısık kalmasınaneden oluyor. Bu aslında müstakil olarak medyanın neden olduğu bir açmaz değil;çocuklarla ve çocuklukla ilgili mevcut kalıp yargıların, çocukların ‘yetişkin olmayan’,‘eksik’ bireyler ve yalnızca yetişkin meselelerinin birer tamamlayıcı unsuru olarakkodlandığı toplumsal algıların da bir yansıması. “[K]endi görevini toplumda var olançocukluk kavramını –kimi zaman tiraj, kimi zaman bilgisizlik, ama her zaman sor-gulama kabiliyetinin yoksunluğu nedeniyle– yeniden üretmekle sınırlayan; kamusalyarar yerine çoğu zaman kişisel zarara yol açan bir medya ile karşı karşıyayız.”5Haberlerin ve köşe yazılarının içerikleri, çocukların yer aldığı haberlerin kurgu-landığı bağlam, gazete metinlerinin üretim biçimleri ve bu biçimler içinde benze-şen söylemlere bakmak, medyanın çocuk haklarıyla ilişkilerini ortaya koymalarıaçısından da önem taşıyor. Sık sık ‘dördüncü kuvvet’ olarak tanımlanan medya,çocuk haklarına dair bilgi ve farkındalığın yükseltilmesi, çocuk haklarının korun-ması ve bu hakların gerektirdiği toplumsal ve fiziki koşulların sağlanması konula-rında sivil denetimin sağlanmasına öncülük edebilecek bir konumda bulunuyor. Nitekim, ulusal ve uluslararası gazetecilik ilkelerinde, medyanın çocuk haklarıhakkında bilginin yaygınlaştırılmasındaki sorumluluğu da vurgulanıyor.